Selüloz ve Kağıt Sanayi Vakfı Başkanı Sükan, kağıt ve kağıdın ham maddesi olan selüloz fiyatlarındaki gelişmeleri değerlendirdi.
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Türkiye Kağıt ve Kağıt Ürünleri Sanayi Meclisi Başkanı Erdal Sükan, beyaz kağıt sektörünün yurt dışından selüloz alımına bağımlı olduğunu belirterek, “Dünyadaki selüloz fiyatları da zaten bizim elimizde olmuyor. Her sene kartellerin istediği şekilde artıp iniyor. Selülozun yerli olarak üretilmesi için buna uygun üretim modeline geçilmesi ve endüstriyel orman alanlarının belirlenmesi gerekiyor.” dedi.
Selüloz ve Kağıt Sanayi Vakfı Başkanı da olan Sükan, kağıt ve kağıdın ham maddesi olan selüloz fiyatlarındaki gelişmeleri değerlendirdi.
Sektörde uzun süredir yaşanan sorunların, döviz kurundaki artış gibi bazı dönemlerde gün yüzüne çıktığını belirten Sükan sorunlarının çözümünün de uzun vadeli olduğunu aktardı.
Sükan, kağıt sektörünün iki temel ham maddesi bulunduğunu ve ikisinde de sıkıntı yaşadıklarına işaret ederek, “Birinci ham madde, geri dönüştürülmüş ambalaj kağıtlarından elde ediliyor. İkincisi de selüloz denen ağaçtan elde edilen ham madde. Geri dönüşüm kağıtlarındaki sorunumuz, ülkedeki toplama sisteminin istediğimiz gibi verimli olmaması. Bu nedenle atık kağıtlar dışarıdan ithal ediliyor. Selüloz da ormana dayalı bir ham madde. Türkiye’de bu kaynak rekabet edilebilir maliyetle üretilmiyor.” diye konuştu.
Atık kağıtların üretimde maksimum derecede kullanıldığını belirten Sükan, Türkiye’de atık kağıtların toplanması ve ayıklanması konusuna belediyelerin yeterince sahip çıkmamasından yakındı. Sükan, “Kağıt atıklarının ayrı toplanması gerekirken biz çöpe atıyoruz. Sonra sokak toplayıcıları ile toplanarak ayıklanmaya çalışılıyor.” ifadesini kullandı.
Selülozun yerli üretilmesi için de Orman Genel Müdürlüğünün (OGM) buna uygun üretim modeline geçmesi gerektiğini bildiren Sükan, yaşanan üretim sıkıntıları nedeniyle selülozda Türkiye’nin tamamen dışa bağımlı olduğuna dikkati çekti.
Sükan, Türkiye’de endüstriyel ormanların üretimi, kesimi, dikimi ve fabrikaya getirilmesi süreçlerinin maliyetinin yurt dışıyla rekabet edemeyecek kadar yüksek olduğunu aktararak, metreküp başına maliyetin yurt dışında 50 dolar iken, Türkiye’de 150 doları bulduğunu bildirdi.
Sükan, selüloz üretimi için gereken ağaç türlerinin üretimi için ülke ikliminin uygun olduğuna işaret ederek, şöyle devam etti:
“Kağıt sektörü için gereken ağaçlar, 12 yılda istenen noktaya geliyor. 12 sene sonra ağaçlar kesilirken, o sırada yeni ağaçların da tekrar dikilerek bir çevrim yaratılması lazım. Ancak bu yapılırsa kağıt ham maddesi sorunumuz ortadan kalkar. Ancak bunu özel sektörden beklemem mümkün değil. OGM’nin endüstriyel orman yerlerini belirlemesi gerekiyor. Kurulacak fabrikaların kapasitesine göre de ekim yapılması lazım.”
“KDV sorunu finansman yükünü etkiliyor”
Sükan, selülozun yurt dışındaki kartellerce üretilerek fiyatının da yine bu kartellerce belirlendiğine işaret ederek, “Beyaz sektör dediğimiz temizlik, yazıcı, gazete kağıtları maalesef yurt dışından selüloz alımına bağımlı. Selüloz, Arjantin, Brezilya, Kuzey Avrupa ülkeleri ve Rusya tarafından üretiliyor. Ton başına fiyatı sene başında 600 dolarlarla başlıyordu, şu anda 950 dolarlara çıktı. Bu nedenle fiyatları tüketiciye yansıtma problemi yaşıyoruz. Bir süre sonra karınızı bırakıp zarar etmeye başlıyorsunuz. Dünyadaki selüloz fiyatları da zaten bizim elimizde olmuyor. Her sene kartellerin istediği şekilde artıp iniyor.” değerlendirmesinde bulundu.
Selülozun ithal edilmesi ve kur farkından dolayı kağıt fiyatlarının çok yükseldiğini belirten Sükan, “Sektör, ikilem içinde ve zor durumda. Bu konunun devlet politikası olması gerekiyor. Selülozu yüzde 8 KDV ile alıyoruz ancak ürünü satarken yüzde 18 KDV ödüyoruz. Bu aradaki farkın ödenmesi zaman aldığı için bu da firmaların finansman yükünü çok fazla etkiliyor.” dedi.
14 Eylül 2018, Anadolu Ajansı